Bir bayram daha geçti. Buralardaydık. İlk gün bayramlıklarını giydirip el öpmeye götürdük babaanneye. Teyze ve eniştesi geleneği bozmayıp yine bu bayram da giydirdiler Duru’yu. Kahvaltılar, bayram ziyaretleri, gezmeler tozmalar, misafirler derken çabucak bitip gitti. Her gün 9’dan başlayıp geriye doğru saydı. Nasıl da aklında tutuyor… Bugün 8, bugün 7. gün diyerek bayram tatilini bitirdik.
İlk gezimiz Caddebostan sahilde başladı. Hava harikaydı, orada erkek çocukları futbol oynarken bizimki de kenarda bekleyip gelen toplara vurdu. İnanılmaz ama oldukça iyi top sürüyor, iyi mi kötü mü bilemedim??:) Bayramın ilk günü de Hıdiv Kasrı’ndaydık. Top oynadı, kedi sevdi, sonra da 1 dilim pastayı afiyetle mideye indirdi…
Tatilin orta gününde niyetimiz Esra-Tolga ve Ela ile Atatürk Arberotumu’na gitmek olsa da yanlış anlaşma sonucu girişimimiz başarısızlıkla sonuçlandı. Biz gittik Kayışdağı’na, arboretum meğerse Sarıyer tarafında imiş:) Biz de oralara gitmişken bulduğumuz bir piknik alanında vakit geçirdik, çok da iyi oldu. Duru ve Ela, orada buldukları çocuklar, Esra ve Tolga ile yakantop ve istop oynadılar. Daha kalacaktık fakat yağmurun başlamasıyla gitmek zorunda kaldık…
Tatilin son cumartesi günü de Ela’lar geldi bize. Burnumuzun dibinde oturuyorlar fakat bir türlü fırsat bulup çağıramamıştım, hazır tatilken iyi de oldu. Kızlar çok iyi vakit geçirdi, biz de Esra ve Tolga’yla bir yandan sohbet ederken bir yandan da kızların hazırladıkları gösterileri seyrettik:) Çok keyifliydi…
Bayramda yeni bir yer keşfettik. Burnumuzun dibi aslında, hep niyet ediyordum, Beylerbeyi Sarayı. İçini gezmedik fakat muhteşem bahçesinde kahvaltı yaptık. Harika bir yer. Kocaman bambu ağaçları bile vardı. Oyun alanı falan yok öyle ama bahçesinde çok güzel oyalanıyor çocuklar. Burada da çocuklar oyalanıyor, bakınız:)
Son kalan güzel havada burası çok iyi gitti. Oradan sonra da Özgürlük Parkı’na gittik. Hava çok güzeldi, Duru doya doya güzel havanın tadını çıkardı. Çimlerde yuvarlandı, salıncağa bindi, kaydıraktan kaydı, tırmandı, en çok da birlikte saklambaç ve ebelemece oynadık. Benim enerjim de iyiydi o gün allahtan ve birlikte çok çok eğlendik.
Dönüşte İsmail abi ve Emir’le görüştük, birlikte yemek yedik. Ayrılıkları zor oldu biraz. Yol boyu Emir’i sayıkladı…
Bayramda ezberlemesi için 2 kıtalık bir şiir de vermişler, hemen ezberleyiverdi. Cumhuriyet Bayramı’nda okuyacaklarmış. Toplantı 2 Kasım’da, bakalım neler duyacağız…
Duru’nun keyfi bu aralar iyi. Fakat akşamları özellikle uykudan önce kendini biraz da zorla ağlatmak istiyor. Erken yatmak (erken dediğim 10) hoşuna gitmiyor tabii.
Nice bayramlar görürüz inşallah…