Duru’nun ilk gezisi

Duru’ya böyle bir site yapınca aklıma yazacak pek çok şey geliyor. Doğumunun üzerinden 8 aydan fazla zaman geçti ve ben de ancak yeni yeni vakit bulabiliyorum bunları yazmak için.

Duru’nun sitesinde bu resmin ne işi var diyebilirsiniz ilk bakışta. Anlatacağım…

Bayram tatilleri insana çok iyi geliyor. Duru doğmadan önce, hemen her bayram bir yerlere kaçardık eşimle. 2008’in Ramazan Bayramı da bunlardan biriydi. Uzun süredir istediğimiz Mısır-Kahire gezimizi yapabilecektik. Bir bebek istediğimizden bu bizim başbaşa çıkabileceğimiz son gezimiz olacaktı muhtemelen.

Aslında böyle olmadığını kısa bir süre sonra anladım. Resimde eşimle başbaşa gibi gözüksek de Duru karnımı 9 ay 14 günlüğüne kiralamıştı bile. Aylardan eylül olmasına rağmen Kahire çok sıcaktı. Sabah çıkıyor, dere, tepe, kum düz gidiyor, geziyorduk. Uçağa da binmiştim. Allahtan çok erken dönemi olduğundan Duru’ya bilmeden de olsa bir zarar vermemişti bu gezi. Ben yine de bir ihtimal olabilir diye beslenmeme ve hijyene son derece dikkat ettiğimi hatırlıyorum. Kahire inanılmaz pis bir şehir ve yemek yiyecek temiz bir yer bulmak oldukça güç. Neyse ki kaldığımız yer Maadi, Kahire’nin en iyi semtlerinden biriydi, o nedenle yeme içme konusunda çok fazla sıkıntı çekmedik.

Giderek ihtimal daha da kuvvetleniyordu. Geziden döndüğümüz hafta sonunda (4-5 Ekim) kayınvalidemlerin Armutlu’daki devremülküne gitmiştik. Daha kesin bir şey olmadığından kimseye de bir şey söylemedik tabii. Ben beslenmeme dikkat ediyor, sevmeye sevmeye sütümü bile içiyordum. Bu durum ordakilerin dikkatinden kaçmamıştı. Bu arada kokulara karşı acayip hassastım. Çok sevmeme rağmen balıktan ve tavuktan tiksindim ve uzun süre de yiyemedim.

İnsanın hamile olduğunu öğrendiği an da çok farklı. Her kadın farklı farklı şeyler hissediyordur muhakkak. Ben kendimi “şapşal” gibi hissetmiştim. Eşimle birbirimize bir süre bir şey söylemeden bakıp güldüğümüzü, bu arada gözlerimden de yaşlar aktığını hatırlıyorum. Bir de birbirimize sarılıp, hiçbir şey konuşmadan salondaki koltukta öylece yarım saat kadar oturduğumuzu… Tahmin ediyorsunuz ama canlı bir varlık taşıdığınızın kesinlik kazandığı o andan itibaren bir sorumluluk duygusu ve korumacı bir içgüdü geliyor insana. Ve kafasına da birçok soru işareti… “Bundan sonrası nasıl olacak?” İlk etap bitmiş, bambaşka bir süreç başlamıştı. Her şeyi köklüce değiştirecek, uzuuun bir yola çıkmıştık…

Yorum Gönderin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir