Sabah Polonezköy’e kahvaltıya gitmek istedi Serhan.
Saat 9 gibi başına çöreklendik Duru’yla. Duru’ya, geçen yıl, Babalar Günü’nde giysin diye aldığım tişörtü giydirdim, üzerinde Daddy’s Girl yazıyor:) Eline de hediyesini verdim. Babasını öperek “Babalar Günün kutlu olsun” diyerek uyandırdı. Serhan uyku sersemi kimbilir neler hissetti:)
Böyle başladık güne. Sonra malzemeleri hazırladım. Çantaya koydum. Saat on buçuk gibi yola çıktık. Yolda uyudu biraz Duru. Polonezköy’e geldiğimizde Kiraz Festivali’nin olduğunu gördük, saat üç buçukta dans gösterisi de vardı.
Ördekli yerimize gittik. Bu sefer aşağıdaki masalardan birine oturduk.
Çay gelene kadar Duru’yu biraz salıncakta salladım. Sonra kahvaltı ettik. Ardından tekrar salıncak ve hayvanlar…
Hayvanların hali pek feci, çok bakımsızlar:( Biraz temizleseler kafeslerini hiç fena olmaz.
Orada bir abla bulduk, adı Hazar. Duru’yla çok güzel ilgilendi. Hulahopu vardı, Duru onu koluyla çevirdi, sirk cambazı gibi:)
Dallar, yeni yeni oluşan yeşil elmalarla doluydu. Birkaç tane kopardık. Ekşi ve buruk olmasına rağmen Duru yedi elmaları.
Saat iki buçuk gibi kalktık. Polonezköy merkeze gittik. Gösteriyi izlemeden önce biraz Duru’ya bir şeyler yedirmek gerekiyordu. Gözleme aldık.
Sonra gösterinin olduğu yere gittik. Epey kalabalıktı. Duru babasının tepesine oturdu yine, çok da rahat etti…
Polonyalı kızlar çok çok güzeldi, kostümleri rengarenkti, çok güzel bir gösteriydi…
Polonyalı kızlardan biri kiraz dağıttı, Duru da payını aldı… Biz de paylarımızı ona verdik
Bir süre sonra Duru babasıyla ön tarafa gidip oturdu. Bizim kız etrafına baka baka kırıtmaya başladı. İlgi çekmeye, birilerinin onunla ilgilenmesine bayılıyor.
Gösteriden sonra dansçılar misafirlerle dans ettiler. ben de Duru’mla dans ettim. Sonra resim çektirdik.
Ve gitmek üzere yola koyulduk…
Yoldan Duru için köy yumurtası aldık, bir de kara dut…
Eve gittiğimizde saat epeyce geç olmuştu. Karşıya geçip dedenin Babalar Günü’nü kutlayacaktık. Sevim abla aradı, dışarda yiyecektik yemeği. Hazırlanıp, hediyelerimizi de alıp yola çıktık.
Duru dedesini görünce hemen koştu kucağına. Özlemiş. Biz de babamın Babalar Günün’nü kutladık. Masaya geçtik, yemek yedik.
Dedesine Babalar Günü, babaannesinin de gecikmiş Anneler Günü hediyesini verdi.
Duru, Işık’ın kucağında biraz bilgisayar süzdü:)Ne güzeller…Çok neşeliydi o gün. Yemekten sonra parka götürdüm onu.
Masada biraz resim çektik. Duru amcasının kucağında iken Sevim de gelip başın kocasının omzuna yasladı. Duru’nun bakışına dikkat!
Sonra kendisi de başını amcasının omzuna yasladı::)
Kalktığımızda saat 11’i geçiyordu.
Eve geldiğimizde babamın Babalar Günü’nü kutladık. Canım, iyi ki var…
Uzun bir Babalar Günü oldu, keyifliydi…
Başta babamın, sonra sevgili kocamın ve tüm babaların Babalar Günü kutlu olsun, onların bu günü yaşamalarını sağlayan yavrularıyla birlikte…